İlk Adım ve Hayaller Üzerine…
Ağustos 2018’de 30 gün boyunca motosikletimle gerçekleştirdiğim 10 bin km’lik Rusya gezisinden sonra gezilerim hakkındaki hiçbir şey eskisi gibi değildi artık kafamda. Farklı planlar yapmaya başladım ve şu an bu planları hayata geçirmek için beklemedeyim. Öncelikle bu seferki gezi üzülerek belirtmeliyim ki motosikletimle olamayacak. Şu ana kadar gerçekleştirdiğim gezilerim her ne kadar iki teker üzerinde olsa da, bu sefer çok daha uzun süreli ve çok daha fazla ülkeyi kapsadığı için motosikletimi ardımda bırakmam gerekiyor. Bunun başlıca nedenleri motosikletin sürekli olarak maddi anlamda beni yorabilecek olması, çıkabilecek teknik sorunlar, yedek parçalar, ülkelere aracınla giriş prosedürleri vs. diyebilirim. Biraz da yapacağım gezide seyahat çeşitliliği anlamında özgür olmayı istemem de bu kararda etkili. Genel anlamda otostop üzerine planladığım yolculuğumda yeri geldiğinde otobüsle, gemiyle, uçakla ve de en çok istediğim trenle yolculuğu da imkanlarım dahilinde yapmayı istiyorum. Bu nedenledir ki mantık çerçevesinde bakıldığında bu seferlik motorumu geri de bırakmam çokta kötü bir karar sayılmaz. Hatta belki de gittiğim ülkelerde bir şekilde motosiklet temin edip, en azından bir bölümünde yine iki teker gezilerimi yapabilirim diye düşünüyorum. İmkansız değil ve sadece istemekle alakalı bir durum. Yani neden olmasın?
Böyle bir geziye neden Asya tarafından başladığımı soracak olursanız, daha samimi ve kültürünün bize daha yakın olmasından dolayı diyebilirim. Avrupa da her daim aklımda ve normal şartlarda 2019 için Yunanistan planlarım vardı fakat bir müddet daha beklemesi gerekecek bu planların. Asya’da birçok ülkenin vize sorununun olmaması da ekstra bir tercih sebebi. İlk düşüncelerimde bunu yıllarca yapmayı dile getiriyordum. Yani yıllarca yollarda bu şekilde seyahat etme düşüncem vardı ki; şu an bunu gücüm yettiğince diye telaffuz ediyorum. Çünkü fiziksel gücümü tam olarak bilmiyorum ve böyle bir yolculuğun ne kadar yorucu olabileceği hakkında sadece bana gelen ve yıllarca bu şekilde yol alan gezginlerin tecrübeleri dışında bir deneyimim yok. Adım adım ilerlemek daha sağlıklı olacaktır. Uzun yıllarca sürmesini planladığınız bir gezi için de elbette sabit bir geliriniz olması şart. Ama benim maalesef yok. Halihazırda tasarımlarını yaptığım, web sitelerini yönettiğim birkaç firma bu bağlamda benim için internet ortamından çalışıp para kazanmamı sağlayacak seçeneklerim arasında. Bu firmalara yenileri ekleyip, tasarım işleriyle ilgilenip, internet üzerinden para kazanmayı planlıyorum. Elbette yeterli olmayacağının farkındayım ve bu nedenle hayallerim için gittiğim ülkelerde uygun şartlardaki işlerde çalışmak var aklımda. Zaman zaman bunu gönüllülük esasıyla da yapabilirim ki bununla alakalı oldukça fazla imkan var. Dönüp dolaşıp her şey istemeye ve hayal etmeye, hepsinden önemlisi de yola çıkmaya bakıyor. Yani o hayale başlamaya. Sonrası çorap söküğü gibi eminim ardı ardına gelecek ve çeşitli kapılar açılacaktır. Ben de o kapıları açmaya oldukça hevesliyim. Bunu denemeden olmadı yapamadım demek en büyük hayal kırıklığı olabilir. Rusya gezisinden önce geleceğe yönelik pek bir hayalim olduğu söylenemez ama artık bu hayal beni sürekli ateşleyip, yola çıkmaya motive ediyor. Henüz yolculuk için net bir tarih olmasa da 2019 Mayıs ya da Haziran aylarında yola çıkmayı düşünüyorum.
Şimdilik kendime başlangıç rotası olarak Gürcistan’ı seçtim. Bu ülkeye daha önce birkaç defa motosikletimle gezi yaptım ve tanıdığım güzel arkadaşların olması da elbette artı bir durum. Ardından Azerbaycan her daim görmek, gezmek istediğim ama şu ana kadar bir türlü nasip olmayan kardeş ülke. Demek ki zamanı şimdiymiş. Çok daha farklı planlar çerçevesinde gezip görüp hatta bir müddet yaşayabilecek olmak ayrı bir mutluluk. Elbette yine yeniden her zaman gezmek istediğim ve aklımda yer etmiş olan, misafirperverlikte tavan yapmış ülke İran. Çok güzel insanlarla tanışıp, halen arkadaşlığımı devam ettirdiğim bu ülkede geçirdiğim 2017 yılındaki çok kısıtlı zamanda bile yaşadığım hissiyat gerçekten çok derindi. Nitekim bu hisleri çok daha doya doya ve geniş bir zaman diliminde yaşayıp, yeniden tatmak harika olacaktır. İran sonrası için yüzeysel planlamam Pakistan, Hindistan, Nepal, Çin, Tayland, Vietnam, Malezya, Singapur, Endonezya, Filipinler, Tayvan, Güney Kore, Japonya şeklinde fakat bunlar sadece harita üzerinden bakıp telaffuz ettiğim ülke isimleri. Yolculuk esnasındaki şartlar ve imkanlar neye elverir bilemiyorum. Uzun yıllarca sürecek şekilde kafamda planladığım bu yolculukta her şey yaşayıp görelim modunda ilerleyecek. Bazen en güzeli de bu değil mi zaten?
Bu noktada sizlerin de sosyal medya üzerinden takip edebileceğiniz birçok projem olacak. Bunlardan yüzeysel olarak bahsetmek gerekirse; web sitem ve sosyal medya üzerinden tüm yolculuğumu sizinle paylaşacağım. Gezdiğim ülkelerin kültürlerini, günlük hayatlarını çok daha yakın görebileceksiniz. Elbette o çok sevdiğim fotoğraf sanatına elimden gelen tüm katkıyı sunacağım ve fotoğraf çekmeye, paylaşmaya devam edeceğim. İmkanlar dahilinde YouTube üzerinden sizinle videolar da paylaşacağım.
Şimdilik hayal edip, planlama aşamasında olan bu gezi öncesi yazısını yazmak bile oldukça heyecan verici benim için. Tüm her şeyin başlamadan önce nasıl göründüğüne dair anlatmak istediklerimdi bunlar. Bir yolculuğun hikayesi daha başlamadan bu kadar heyecan yaşatıyorsa, yaşanırken neler hissettirir varın siz düşünün…
O heyecanı hep beraber yaşayacağımız günlere…